Uzun zamandır kayıptı ve bir açık artırma ile satılacağı duyuruldu. Bugün Sotheby’s Londra Müzayede Evi’nde 1,016,000 İngiliz Sterlinine satıldı.
Osman Hamdi Bey'in Kaplumbağa Terbiyecisi kadar ünlü olmasa da bu diğer kıymetli eseri 1881 yılından geliyor. ‘Kahve Hazırlayan Kadınlar’…
Hikayesi de ilginç; Londra’da ortaya çıkması daha da ilginç.
Topkapı Sarayı olduğu düşünülen resme konu olan mekanda iki kadın kahve ikramına hazırlanıyor. Gaz lambası, güğüm, vazo ve halı bir yana en göze çarpan kısım da çiniler. Ne kadar da alışık olduğumuz bir duvar. Kahve hazırlığı ile iştigal iki kadın.
Kolonun üzerindeki duvarda ise ‘Başarmam ancak Allah'ın yardımıyladır’ diye bir destur. Hud Suresi’nden bir alıntı ile.
Bugün yapılan açık artırmada eserin 1 ile 1,5 milyon Sterline satılması tahmin edilirken 1,016,000 Sterline satıldı. Alt sınırın biraz üstü. Birkaç yıl önce 6 milyon Sterline satılan ‘Kuran okuyan Kız’ tablosuna bakılırsa oldukça düşük bir ederi olduğu da düşünülebilir. Ne de olsa sanatçının çok benzer motifler, objeler ve tasvirlerle aynı dönemde yaptığı bir tablo.
Bu dönem Avrupalıların doğunun gizemini merak ettikleri ve ‘Oryantalizm’ ateşi ile coştukları bir dönem ve batılı sanatçıların merak uyandıran ama gerçekçi olmayan resimlerinin yanında Osman Hamdi Bey daha gerçekçi ve bugün bir cami duvarı, saray ve kasır duvarına bakar gibi aşina olduğumuz bir kesit sunuyor. Bu haliyle ziyadesiyle gerçekçi diye düşünüyor uzmanlar.
Bu eserin bugün adını açıklamayan bir alıcıya satılmasını fırsat bilerek Türk resminin öncüsü soylu, becerikli, girişken, çalışkan Osman Hamdi Bey'in arkeoloji müzesi ve güzel sanatlar okulunu kurmasını da hatırlamalı.
Son restorasyondan sonra hiç ilgisi olmayanın da gitmeyi amaçladığı Arkeoloji Müzesi’ni kurdu, yöneticiliğini yaptı. Nemrut ve Sayda kazılarını o yaptı, Büyük İskender’e ait olan lahdi o buldu.
Daha da mühimi Osmanlı toprakları dahilinde hiçbir yerden batı Avrupa ülkelerine tarihi eser kaçırılmasının önüne geçti. tarihi eser yağma, talan, yurtdışına kaçırma, sona ermedi ama arkeoloji ve müzecilik ile bilinç oluştu.
Dünyanın önde gelen müzelerine ve başta ‘British Museum’a kafa tutan bir sanatçının eseri ile biz de meşgul olmalıyız.
Uzun zamandır kayıptı ve bir açık artırma ile satılacağı duyuruldu. Bugün Sotheby’s Londra Müzayede Evi’nde 1,016,000 İngiliz Sterlinine satıldı.
Osman Hamdi Bey'in Kaplumbağa Terbiyecisi kadar ünlü olmasa da bu diğer kıymetli eseri 1881 yılından geliyor. ‘Kahve Hazırlayan Kadınlar’…
Hikayesi de ilginç; Londra’da ortaya çıkması daha da ilginç.
Topkapı Sarayı olduğu düşünülen resme konu olan mekanda iki kadın kahve ikramına hazırlanıyor. Gaz lambası, güğüm, vazo ve halı bir yana en göze çarpan kısım da çiniler. Ne kadar da alışık olduğumuz bir duvar. Kahve hazırlığı ile iştigal iki kadın.
Kolonun üzerindeki duvarda ise ‘Başarmam ancak Allah'ın yardımıyladır’ diye bir destur. Hud Suresi’nden bir alıntı ile.
Bugün yapılan açık artırmada eserin 1 ile 1,5 milyon Sterline satılması tahmin edilirken 1,016,000 Sterline satıldı. Alt sınırın biraz üstü. Birkaç yıl önce 6 milyon Sterline satılan ‘Kuran okuyan Kız’ tablosuna bakılırsa oldukça düşük bir ederi olduğu da düşünülebilir. Ne de olsa sanatçının çok benzer motifler, objeler ve tasvirlerle aynı dönemde yaptığı bir tablo.
Bu dönem Avrupalıların doğunun gizemini merak ettikleri ve ‘Oryantalizm’ ateşi ile coştukları bir dönem ve batılı sanatçıların merak uyandıran ama gerçekçi olmayan resimlerinin yanında Osman Hamdi Bey daha gerçekçi ve bugün bir cami duvarı, saray ve kasır duvarına bakar gibi aşina olduğumuz bir kesit sunuyor. Bu haliyle ziyadesiyle gerçekçi diye düşünüyor uzmanlar.
Bu eserin bugün adını açıklamayan bir alıcıya satılmasını fırsat bilerek Türk resminin öncüsü soylu, becerikli, girişken, çalışkan Osman Hamdi Bey'in arkeoloji müzesi ve güzel sanatlar okulunu kurmasını da hatırlamalı.
Son restorasyondan sonra hiç ilgisi olmayanın da gitmeyi amaçladığı Arkeoloji Müzesi’ni kurdu, yöneticiliğini yaptı. Nemrut ve Sayda kazılarını o yaptı, Büyük İskender’e ait olan lahdi o buldu.
Daha da mühimi Osmanlı toprakları dahilinde hiçbir yerden batı Avrupa ülkelerine tarihi eser kaçırılmasının önüne geçti. tarihi eser yağma, talan, yurtdışına kaçırma, sona ermedi ama arkeoloji ve müzecilik ile bilinç oluştu.
Dünyanın önde gelen müzelerine ve başta ‘British Museum’a kafa tutan bir sanatçının eseri ile biz de meşgul olmalıyız.